Rus Doktor, Genlerdeki "gizlenen" Kanser Türlerini Tanımladı

Rus Doktor, Genlerdeki "gizlenen" Kanser Türlerini Tanımladı
Rus Doktor, Genlerdeki "gizlenen" Kanser Türlerini Tanımladı

Video: Rus Doktor, Genlerdeki "gizlenen" Kanser Türlerini Tanımladı

Video: Rus Doktor, Genlerdeki "gizlenen" Kanser Türlerini Tanımladı
Video: Bilim İnsanların Laboratuvarlarda Gizlice Ürettiği 10 Korkunç Hayvan 2023, Aralık
Anonim
Image
Image

Meme ve yumurtalık kanserleri, genlerde gizli mutasyonlara bağlı olarak ortaya çıkabilen ve kalıtım yoluyla geçebilen en bilinen kanserlerdir. Blokhin Ulusal Onkoloji Tıbbi Araştırma Merkezi'nin moleküler biyolojik laboratuvarının başkanı Anna Stroganova, doktor-laboratuvar genetikçisi, kıdemli araştırmacı, tıp bilimleri adayı Lente.ru'ya bunu söyledi.

Gen mutasyonlarının neden olduğu bilinen birkaç düzine kalıtsal sendrom var. En iyi bilinenler, BRCA1 ve BRCA2 genlerinde mutasyonların olduğu kalıtsal meme ve yumurtalık kanserleridir. Diğer bir yaygın kalıtsal patoloji, kolon kanseri, rahim kanseri ve mide kanseri geliştirme riski yüksek olan Lynch sendromudur”diye açıklıyor Stroganova.

BRCA1 ve BRCA2 genlerinin cinsiyet kromozomlarında bulunmadığını ve hem anneye hem de babaya aktarılabileceğini belirtti. Bir erkeğe mutasyon aktarıldığında, meme, prostat veya pankreas kanseri gelişme şansı vardır, ancak bu, bir kadının meme veya yumurtalık kanseri gelişme olasılığından daha azdır. Erkekler bu genlerdeki mutasyonların taşıyıcıları olabilirler, ancak klinik olarak ortaya çıkmaları daha az olasıdır,”diye açıkladı Stroganova.

Ona göre, "kırık" genlerin bulaşma olasılığı yüzde 50'dir. Ancak mutasyona uğramış bir gen geçirmenin yüzde 100 hastalık anlamına gelmediğini söyledi. Aynı zamanda yaşla birlikte hastalık riski de artar.

Önceleri, bazı kanser türlerine yakalanma riskinin sigara arka planına göre 30 kat arttığı ve alkol tüketiminin bu sayıları daha da artırdığı biliniyordu. Sağlık Bakanlığı'nın baş onkologu, Rusya Bilimler Akademisi akademisyeni Andrei Kaprin'e göre, onkolojik hastalıkların sadece yüzde 15'i genetik bir faktörden kaynaklanıyor. Yaşam tarzı ve yaşa bağlı mutasyonlar çok daha önemlidir.

Önerilen: